14 Ekim 2017 Cumartesi

Evrim

        Bu yıl Dünya Felsefe Günü'nün etkinlik konusu "Bilim Felsefesi ve Yapay Zeka". Bir yandan öğrencilere duyuruyorum bir yandan da bu konuyla ilgili yazıları okuyup filmleri izliyorum.


      Evrim filmini de öğrencilerimden birinin ( sevgili Öyküm'ün) tavsiyesiyle izledim. Öğretmenlik böyle bir şey işte; öğrettiğin kadar öğrencilerinden de öğrenirsin...


        Film 2014 yapımı bir bilim kurgu. Konusu ise yapay zeka. Gerilim filmi olmasına rağmen filmi izlerken gerilmekten çok korktum. Çünkü anlatılanlar çok rahat gerçekleşebilir gibi geldi bana.


      Film; bir bilim adamı ve eşinin yapay zeka üzerine çalışmalarıyla başlıyor. Bu çalışmalardan rahatsız olan bir grup insan vardır ( ben önce bunları bir terör grubu zannettim ama filmin sonunda işin rengi çok değişti ). Bu insanlar bilim adamına suikast düzenler ve onu zehirli bir mermiyle vururlar. Mermi sıyırmıştır ama ne yazık ki zehir vücuduna karışmıştır. Bir kaç haftalık bir ömrü kalmıştır. İşte olaylar bundan sonra farklı bir boyut alır.


     Bilim adamının beynini bilgisayara yüklerler. Artık yapay zeka bizim bilim adamımızın zekasıdır. Bilim adamı öldükten sonra karısı bu zekayla internet üzerinden bağlantıya geçer. Yapay zekanın dediği her şeyi uygulamaya başlar. Karısı haricinde diğerleri bu zekanın bilim adamına mı yoksa başka bir şeye mi ait olduğunu bilemezler. Karısı ise filmin sonuna kadar yüzde yüz emindir, yapay zeka kocasıdır. Derken kocası ölen, yaralanan ne kadar kişi varsa kendi yazılımını bu kişilere yükler ve adeta kendine bir ordu kurmaya başlar. Karısının ilk rahatsızlığı ve güvensizliği ise bu dönemde başlar. Bilim adamımız bir yandan bilgisayarda insan dokusu ve organları oluşturmaktadır ( önce burada ne yapmaya çalıştığını anlamadım). Filmin sonunda yapay zeka olan bilim adamımız insan doku ve organlarıyla kendi vücudunu bilgisayarda oluşturur ve adeta yeniden canlanır ( bu sahneleri izlerken tüylerim diken diken oldu).


     Polis teşkilatı ve benim terör örgütü zannettiğim kişiler bu sistemi ve bilim adamını ortadan kaldırmaya çalışırlar. Bu süreçte karısından destek almaya çalışırlar. Ne yazık ki karısı filmin sonuna kadar gerçeğin farkında değildir ve kocası hızla bütün dünyaya hakim olmaya başlamıştır. Filmin sonunda bütün dünyanın elektriği kesilerek son nokta koyulmuş oluyor.


      Filmin konusu ağır ilerlediği için arada sıkıldığımı itiraf etmeliyim. Ama genel anlamda film güzeldi ve izlenmeye değerdi.

3 yorum:

Mai dedi ki...

Bunu izlemiştim hatırlıyorum ve klasik film eleştirisinin yanısıra "gerçekleşebilirliği beni ürkütüyor" cümlen şahane geldi bana. Bu sıralar dünyanın sonunu getirecek şeyin bu olduğu ile ilgili ciddi yerlerden ciddi uyarılar var ve çember gittikçe daralıyor gibi geliyor bana da

sevgiler

Derdest fikirler dedi ki...

Evet Kadriye katılıyorum sana. Bu yıl Dünya Felsefe Günün'nün konusu Yapay Zeka harıl harıl film izleyip dokümanlar okuyorum. Ruhum daraldı. bana kalırsa da çember çok daralıyor.

istanbulacilelektrikcisi dedi ki...

tam da dun akşam yapay zeka konusunda konuştuk. Tesadüfün böylesi, akşama izleyelim bu filmi, teşekkürler

Yorum Gönder